II. Doğal ürünler
II. Doğal ürünler
Madde 685 - Bir şeyin maliki, onun ürünlerinin de maliki olur.
Ürünler, dönemsel olarak elde edilen doğal veya hukukî ürünler ile bir şeyin özgülendiği amaca göre âdetler gereği ondan elde edilmesi uygun görülen diğer verimlerdir.
Doğal ürünler asıl şeyden ayrılıncaya kadar onun bütünleyici parçasıdır.
I-) Yargı Kararları:
1-) YİBK, T: 01.03.1950, E: 1947/11, K: 1950/2:
Bkz. madde 994.
2-) YİBK, T: 08.03.1950, E: 1945/22, K: 1950/4:
Bkz. madde 995.
3-) Y. 21. HD, T: 05.05.2003, E: 2003/1497, K: 2003/4235:
“… Uyuşmazlık 3. kişinin İİK.’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
Davacı 3. kişi; borçlu S borcundan dolayı haczedilen buğday mahsulünün bulunduğu taşınmazın kendisine ait olduğunu, arza malik olan kişinin üzerindeki şeye de malik olacağı prensibi gereği, bu mahsulün de maliki olduğunu belirterek haczin kaldırılmasını istemiş, mercice istem reddedilmişse de varılan sonuç usul ve yasaya uygun değildir.
Gerçekten davanın yasal dayanağını oluşturan M.K.’nun 684/1 fıkrasına göre “bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçasına da malik olur” ve yine aynı Yasanın 685/1. fıkrasına göre “bir şeyin maliki, onun ürünlerinin de maliki olur. 3. fıkrasında ise “doğal ürünler asıl şeyden ayrıl(ıncaya) kadar onun bütünleyici parçasıdır.”
Somut olayda; dava konusu mahsulün bulunduğu taşınmaz Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/343 esas ve 1999/225 karar sayılı ilamı ile davacı adına tesciline karar verilmiş, borçlu S(’nin) taraf olduğu bu dava 22.12.1999’da kesinleşmiştir. Mahkemenin bu kararına rağmen, borçlu söz konusu taşınmaza müdahale ettiğinden bahisle, davacı 3. kişi bu kez müdahalenin men’i davası açmış Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/138 esas ve 2001/319 karar sayılı ilamı ile de borçlunun müdahalesinin men’ine karar verilmiştir.
Davacı … 28.5.2002 tarihinde haczedilen; buğday mahsulünün bulunduğu taşınmazın maliki olduğu, davalı borçlunun ise bu durumdan haberdar olmasına rağmen; bilerek, borçluya ait taşınmaz üzerinde ekim yaptığı ve iyi niyetli olmadığı sabittir. Bu nedenlerle; borçlunun, iyi niyetli ürün sahibinin haklarından yararlanmayacağı açıktır. Arzın maliki olan davacı 3. kişinin üzerindeki ürünün de sahibi olacağından, davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
O halde, davacı 3. kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. …”
II-) Türk Kanunu Medenîsi:
II. Tabii semereler
Madde 620
Bir şeye malik olan kimse, o şeyin tabii semerelerine de maliktir. Bir şeyin muayyen zamanlarda hasıl ettiği ve örfün o şeyden sureti tahsisine göre istihsalini tecviz eylediği mahsuller, o şeyin tabii semereleridir. Tabii semereler, ayrılıncaya kadar asıl şeyin mütemmim cüzleridir.
III-) Madde Gerekçesi:
Yürürlükteki Kanunun 620 nci maddesini karşılamaktadır.
Madde İsviçre Medenî Kanununun 643 üncü maddesi göz önünde tutulmak suretiyle arılaştırılarak yeniden kaleme alınmıştır. İsviçre Medenî Kanununun 643 üncü maddesinde olduğu gibi üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir. Hüküm değişikliği yoktur.
IV-) Kaynak İsviçre Medenî Kanunu:
1-) ZGB:
II. Natürliche Früchte
Art. 643
1 Wer Eigentümer einer Sache ist, hat das Eigentum auch an ihren natürlichen Früchten.
2 Natürliche Früchte sind die zeitlich wiederkehrenden Erzeugnisse und die Erträgnisse, die nach der üblichen Auffassung von einer Sache ihrer Bestimmung gemäss gewonnen werden.
3 Bis zur Trennung sind die natürlichen Früchte Bestandteil der Sache.
2-) CCS:
II. Les fruits naturels
Art. 643
1 Le propriétaire d’une chose l’est également des fruits naturels de celle-ci.
2 Ces fruits sont les produits périodiques et tout ce que l’usage autorise à tirer de la chose suivant sa destination.
3 Les fruits naturels font partie intégrante de la chose jusqu’à leur séparation.
Not: Kaynak İsviçre Medenî Kanunu m. 643 “doğal ürünler”i, Türk Medenî Kanunu m. 685 ise “ürünler”i düzenlemektedir. Dolayısıyla kaynak kanun madde 643’te haklı olarak “hukuki ürün” ibaresine yer verilmemiştir.